Türk Köy Edebiyatının En Önemli Temsilcilerinden Abbas Sayar’ın Ödüllü Romanı.
Nail Abbas Sayar’ın 1970 yılında yayımlanan Yılkı Atı romanı alegorik türde bir anlatıma sahiptir.
Nail Abbas Sayar’ın kaleme aldığı Yılkı Atı romanı 1971 yılında TRT Roman Başarı Ödülü’ne layık görülmüştür.
Abbas Sayar’ın Yılkı Atı kitabı ülkemizde Ötüken Neşriyat tarafından yayımlanmıştır.
Abbas Sayar’ın Yılkı Atı romanı Milli Eğitim Bakanlığı tarafından belirlenen 100 Temel Eser arasında yer almaktadır.
Ortaöğretim Okullarında Okutulacak 100 Temel Eser Listesinde yer alan Abbas Sayar’ın Yılkı Atı kitabı akıcı bir dille yazılmıştır.
Türk edebiyatında romanlarında köy hayatını konu edinen yazarlardan biri olan Abbas Sayar, köy edebiyatı alanındaki romanı Yılkı Atı adlı eserinde köy hayatını ve yaşantısını çok güzel bir şekilde konu olarak işlemiştir.
Kitabı okurken okuyucuya ders veren nitelikte bir eserdir.
Köy yaşantısını, köy halkını çok güzel tasvir eden bu eser şiirsel bir anlatıma sahiptir.

Abbas Sayar’ın Yılkı Atı Kitabının Özeti
Dorukısrak, güçlü ve hızlı bir attır. Yarışlara katılmaktadır ve hepsini kazanarak sahibi İbrahim’i mutlu etmektedir. İbrahim, en sevdiği atı olan Dorukısrak’ı kimseye satmaz. Ancak yıllar ilerledikçe Dorukısrak yaşlanır ve eski hızını kaybetmeye başlar.
İbrahim’in en büyük gayesi zengin olmaktır. Birçok ata sahip olmak ve bir kervansaray yaptırmak istemektedir. Bu hayalini bir türlü gerçekleştiremeyince sinirini Dorukısrak isimli atından çıkarır. Atın artık yılkıya gönderilme vaktinin geldiğini düşünmektedir. Oğullarına görev verir ve atı uzak bir tepeye götürmelerini söyler.
Dorukısrak, uzak bir tepeye bırakılsa da evin yolunu bulup geri döner. Ancak ahırın kapısını açamaz. Bu durum karşısında İbrahim sinirlenir ve atı tekrar uzaklara yollar. Dorukısrak yine dönmeyi başarır. İyice kızan İbrahim, Dorukısrak’ı döver. Dorukısrak çok üzülür ve artık bir evi olmadığını anlar.
Kısa bir süre sonra Çılkır ile tanışır. Bu ikili birbirine destek olurlar. Yolları birlikte aşındırırlar. Zaman geçtikçe, yılkıya bırakılmış diğer atlarla karşılaşırlar. Kışın gelmesi ile birlikte bu at sürüsüne kurtlar saldırır. Saldırıyı püskürtmeyi başarırlar ancak kış onları etkilemektedir. Açlık başlamıştır ve güçleri düşmüştür. Açlıktan dolayı hastalanan Dorukısrak, ilk gördüğü ahıra sığınmaya çalışır. Atın bu halini gören Hıdır Emmi, Dorukısrak’ı himayesine alır. Bu esnada yalnız kalan at sürüsüne yine kurtlar saldırır ve Çılkır ölür.
Dorukısrak iyileşir ve baharın gelmesiyle birlikte İbrahim onu aramaya başlar. Dorukısrak’ı çok aramasına rağmen onu bulamaz.
Bir cevap yazın