Franz Kafka’nın Hayatı, Franz Kafka’nın Kitapları, Franz Kafka’nın Eserleri, Franz Kafka’nın Hayat Hikayesi, Franz Kafka’nın Biyografisi, Franz Kafka’nın Sevgilileri, Franz Kafka’nın Mektupları, Franz Kafka’nın Resimleri, Franz Kafka’nın Sözleri, Franz Kafka’nın Aforizmaları, Franz Kafka’nın Ülkesi, Franz Kafka’nın Memleketi, Franz Kafka Hakkında Bilinmeyenler bilgebilir.com adresinde.
Franz Kafka, 3 Temmuz 1883 yılında Çek Cumhuriyeti’nin başkenti ve en büyük şehr Prag’ta doğdu.
Franz Kafka, Almanca konuşan Yahudi bir ailenin çocuğudur.
Kafka kötü bir çocukluk dönemi geçirdi. Özellikle de babasıyla hiç anlaşamadı.Kafka üzerindeki baba baskısı çocukluk yıllarından başlayıp uzun bir süre devam etti. Babasına karşı beslediği tek duygu eserlerinden de anlaşılacağı üzere nefretti.
Babasıyla başlayan otorite fobisi onun hemen hemen tüm kitaplarına sızmıştır. Otorite karşısında, zaten zayıf olan bedeninin iyice küçülmeye, yok olmaya başladığına inanır. Bu düşünce Kafka’yı ömür boyu bırakmadı.
Franz Kafka, lise eğitimini 1901yılında başarıyla tamamladı. Daha sonra Franz Kafka, annesi ve babası tarafından Norderney ve Helgoland’a birer seyahatle ödüllendirildi.
Franz Kafka, daha sonraları da despot babasının isteği gibi bir yaşam sürdürdü. Bu onun kaderiydi ve bu kader onun birçok eserine de yansıdı. Kendi kararlarını verebildiği bir yaşamdan sonra, dışarıya olan yönelimi Dönüşüm eserinde olduğu gibi diğer eserlerine de açıkça yansımıştır.
Almanca konuştuğu için Çekler tarafından, Yahudi olduğu için de Almanlar tarafından sevilmedi.
Almanca adı Brief an den Vater olan Babaya Mektup kitabında Kafka’nın bakış açısından babasıyla olan ilişkisi gözükmektedir.
Hayatta olduğu süre içerisinde 7 kitap yazmıştır, bunların yanında 3 tamamlanmamış roman ve birçok mektup ve günlük bırakmıştır.
Franz Kafka hayatı boyunca büyük acılar yaşamıştır. Franz Kafka’nın erkek kardeşi küçük yaşta ölmüşlerdir. Franz Kafka’nın kız kardeşleri ise Yahudi soykırımında hayatlarını kaybetmişlerdi.
Franz Kafka 1889`da Fleischmark’ta Deutsche Knabenschule’ye gitti.Franz Kafka’nın hayatında önemli bir yere sahip isimler Fransız mürebbiye Bailly, kâhya kadın Marie Werner’dir.
Franz Kafka 1920’lerin başında Milena Jesenska ile tanıştı ve 1920 yılında ise Kafka, Milena Jesenka ile mektuplaşmaya başlar. Milena Kafka’nın Almanca yazdığı eserleri Çek diline çevirmek istemiştir. Milena, Kafka’dan 12 yaş küçüktür ve evlidir. Birlikte olmalarının imkânsız olduğunu biliyorlardı, buna rağmen uzun yıllar boyunca aralarında mektuplaşmaya devam ettiler. Kafka’nın Milena’ya yazdığı mektuplar da tıpkı Felice Bauer’e yazdığı mektuplar gibi Türkçeye çevrilmiştir. Kafka’nın son ilişkisi ise, ölmeden birkaç ay önce isminin anıldığı Dora Diamant adındaki bir çocuk bakıcısıydı
Milena Jesenska 1944 yılında Alman toplama kampında hayatını kaybetti. Franz Kafka’nın Dora Dymant adında bir sevgilisi oldu o da Nazi Almanyasına direndi ve 1952`de Londra`da öldü.
Kafka ilk olarak çok milletli Avusturya-Macaristan İmparatorluğunda yaşadı ve 1. Dünya Savaşı’ndan sonra yeni kurulan Çekoslovakya’ da yaşadı.
Franz Kafka, Haziran 1924 Avusturya’nın başkenti ve en büyük şehri Viyana’da öldü.
Franz Kafka’nın Eserleri:
Dava, (1925)
Şato, (1926)
Kayıp, (Amerika) (1927)
Değişim, (1915)
Bir Savaşın Tasviri
Taşrada düğün hazırlıkları
Şarkıcı Josefine ya da Fare Ulusu
Ceza Sömürgesi
Çin Seddi
Bir Akademiye Rapor
Milena’ya Mektuplar
Babaya Mektup
Günlük 1-2
Aforizmalar
Franz Kafka’nın Sözleri:
Neresindeymiş bunun inanç değeri? Yaşamamak elde değil ki.
Sen ödevsin. Ama görünürde öğrenci yok.
İşte inancın insanı çıldırtacak kadar büyük gücü, bu ‘elde değil ki ‘dedir,bu olumsuzlamada açığa vurur kendini.
Tinsel bir dünyadan başka bir şeyin bulunmadığı gerçeği elimizden umudumuzu alır, ama bize bir kesinlik bağışlar.
Eğer okuduğumuz bir kitap bizi kafamıza vurulan bir darbe gibi sarsmıyorsa niye okumaya zahmet edelim ki?
Beni hayal kırıklığına uğratan, kendimden başkası değil.
Av köpekleri henüz avluda oynaşıyor, ama avları, daha şimdiden ormanda ne kadar hızlı koşarlarsa koşsunlar, ellerinden kurtulamayacaklar.
Aylar sonra ilk defa gözlerim bir işe yarayacak seni görerek.
Belirli bir noktadan sonra geri dönüş yoktur. Bu noktaya erişmek de gerekir.
Kendini insanlığa bakarak sına. Şüphe edeni şüpheye, inananı inanca götürür bu.
Dünyayla arandaki savaşımda, dünyanın yanında ol.
Doğru yol gergin bir ip boyunca gider; yükseğe değil de, hemen yerin üzerine gerilmiştir bu ip. Üzerinde yürünmek değil de insanı çelmelemek içindir sanki.
Bir kitap, içimizdeki donmuş denize inen balta gibi olmalı.
Sonbaharda bir yol gibi; Temiz pak süpürüyorsun, sonra yol bir kez daha kurumuş yapraklarla örtülüyor.
Yılanın aracılığı gerekliydi: Kötü, insanı ayartabilir, ama insan olamaz.
Dayanılmaz olan aslında yaşam değilmiş, insanlarmış.
Bir merdivenin üzerine basılmaktan yeterince çukurlaşmamış basamağı, basamağın kendi açısından, ıssız çakılmış bir tahta parçasıdır yalnız.
Bir cevap yazın