Lidya Kralı Karun ve Pers Kralı Kiros

Lidya Kralı Karun ve Pers Kralı Kiros’un Arasında Geçen Savaşın Hikayesi

Kroisos, Krezüs ya da İslam kaynaklarında adı Karun olarak geçen Lidya kralı zenginliği ile ün salmış biridir.

Tarihteki en zengin kişi olarak bilinen Karun, Lidya Kralı Karun değildir. Tarihin en ünlü ve en zengini olarak bilinen Karun, Hz. Musa döneminde Mısır’da yaşamıştır. “Karun kadar zengin” deyimi Mısır’da yaşayan Karun’un zenginliği için söylenmiş bir sözdür. Öyle ki hazinelerinin anahtarlarını onlarca deve taşıyormuş.

Tarihi iki kişilik karıştırılmaması için biraz bilgi verdikten sonra konumuza Lidya Kralı Karun’un hikayesine devam edelim.

Yunan kültürüne sahip Lidya kralı Karun, zenginliği ile bilinen Karun kadar zengin olmasa da baya zengin biriymiş. Lidya kralı Karun’un zenginliğinin kaynağı ticaret ve altın madenciliğidir. Zaten para diyince ilk akla Lidyalılar gelir.

Lidya kralı Karun’un ordusu donanımlı paralı askerlerden oluşan bir orduymuş. İranlıların atası sayılan Pers İmparatorluğuna savaş hazırlığına başlamış. Komşularına “Gelin beraber savaşalım.” dese de pek rağbet görmemiş. Thales önderliğindeki Milet halkı “Biz tarafsız kalalım.” diye haber göndermişler.

Lidya kralı Karun, savaşı kafasına koymuş ki Lidya soyluları da zenginlik içinde, refah bir yaşam tarzları olduğundan savaş istememelerine rağmen Perslere saldırı için hazırlıklara başlama emri vermiş.

Persler  o dönem yoksul Lidyalılar ise zengin bir toplulukmuş. Lidya kralı Karun, savaş öncesi kahinlerin görüşlerini almak için o dönem Fethiye’de bulunan kahinlere haber gönderip savaşın sonucunu kendisine bildirmelerini istemiş.

Kahinlerden gelen cevap ise “Büyük bir imparatorluğun yıkılacağı” yönündeymiş. Lidya kralı Karun, bu haber üzerine Pers yıkılacak demek ki savaşı kazanacağım diye hazırlıkları tamamlayıp Perslere savaş açmış.

Perslerin başında Kiros adında strateji uzmanı bir kral varmış. Perslerin savaş açtığını öğrenince ordusunu hazırlamış. Savaş gelmiş ve çatmış ve iki ülke savaş meydanına gelmiş. Pers ordusu develerden, Lidya ordusu ise süvarilerin bindiği atlardan oluşuyormuş. Pers ordusundaki develerden korkan Lidya ordusundaki süvari birliği dağılmış. Ayrıca paralı askerlerden, lejyonerden oluşan Lidya ordusu da bu durumu görünce dağılmaya başlamış ve savaşı Persler kazanmış.

Savaşın kaybedildiğini gören Lidya kralı Karun, hemen ülkesine dönüp kahinlerden hesap sormaya başlamış. Kahinler ise “Büyük bir imparatorluğun yıkılacağını söylerken, zaten senin ülkeni kastetmiştik.” diyerek cevap vermişler. O dönemin şartlarına göre kahinler ilk başta “Kralım kaybedeceksiniz.” Deseler hayatlarının riske girmesinden korkmuşlar sonuçta Lidya kralı Karun’un bir sözü ile hepsi hayatlarını kaybedebilir.

Pers kralı Kiros, savaş meydanında kazanmış olmasına rağmen Lidya kralı Karun’un kaçtığını görünce de peşinden giderek Lidyalarının başkenti olan Manisa’yı kuşattı. Lidyalılar şehri savunmaya iki hafta dayanabilmişler.

Şehri ele geçiren Persler ise artık Lidyalıların zenginliklerini ele geçirerek zengin bir devlet oldular. Pers kralı Kiros ise Lidya kralı Karun’u öldürmedi ve onu kendisine danışman yaptı.

Pers kralı Kiros, Büyük Kiros olarak da bilinmektedir. Tarihi kaynaklara göre yabancı kültürlere gösterdiği saygı ve hoşgörüsü ile ün salmıştır.

Kaynak: Dursun Ali Yaz’ın Antik Çağdan Geleceğe Para Kitabı